Duke of Edinburgh Bronz kategorisinde bu yıl birinci kamp 27-28 Nisan 2016 tarihlerinde on beş öğrencimizin katılımıyla Beden Eğitimi Öğretmenimiz Dilek Başaran ve Müdür Yardımcımız Rüştü Sakallı’nın gözetmenliğinde Eskişehir’in dağlarında gerçekleşti. Öğrencilerimizin doğal ortamda yaşama becerilerini geliştirdiği kamp iki gün sürdü. Onların kamp hakkındaki düşüncelerini kendi ifadeleriyle aşağıda görebilirsiniz.
DUKE OF EDINBURGH
Kulüb Öğrencileri – Eskişehir (27-28 Nisan 2016)
Bertil Örtlek, 9A
---------------
Kısacası heyecanlı ama böceklerle bir arada geçeceğini bildiğim için iğrenç bir şey olacak diye tahmin etmiştim. Bir de Rüştü Hoca’nın “Ayı sesleriyle uyanabilirsiniz” demesi beni bayağı bir düşündürmüştü. Kampta çok eğlendim. 20 km yürümüş olsak da, çiçek toplamaya (!) doğaya gitsek de, 1458967231 kiloluk çantalarla yürüsek de çook güzeldi. Hatta dönüşte direkt evime döneceğimi bilmeme rağmen gözlerim dolmadı değil. Doğayla barışıktım ama korkularım varmış, onları yendim. Örneğin ilk gün oturduğum yeri batonumla temizlerken ilerleyen zamanlarda kendimi direkt yere atmaya başladım. Ne kenesi, ne yılanı falan. Bir de ilk gün köpeği görünce valizi bırakıp kaçan ben, ikinci gün köpeği dokunarak sever oldum. Kamp hakkında değil de, bilgilendirme hakkında eksikler olduğunu düşünüyorum. Yani biz biraz hazırlıksız yakalandık, ama böylesi de kötü oldu değil.
Kutay İleri, 9B
--------------
Kampa gitmeden önce yaşayabileceğimiz zorluklar hakkında bilgi sahibiydim. Daha önce doğa gezilerine katılmıştım ancak ilk defa geceyi ormanda bir çadırın içinde geçirecektim. Kamp ortamında daha çok eğlenebileceğimizi düşündüm. Çevrede bizim ekipten başka kampçıların da olacağını düşünüyordum ancak yalnızca kendi ekibim vardı ve kamp alanı zannettiğim gibi bir düzlükte değildi. Zaten yorgunduk. Bunun üzerine her şeyi kendi başımıza yapmamız gerektiği için bütün gece uğraştık. Aslında, kamp öncesi daha açıklayıcı bir giriş yapılabilir ve katılımcılar psikolojik olarak desteklenip hazırlanabilirdi. Fazla vakit geçiremedik ancak koşullar ne olursa olsun arkadaşlarla olmak eğlenceliydi. İlk gün zannettiğimden fazla kaybolduk. Ben yolumuzu şaşıracağımızı düşünmüyordum. Çantalarımız ise tamamıyla işkence aletiydi. Normalde uyumlu bir insanımdır. Karşılaştığım sorunlar karşısında sızlanmak veya evhamlanmak yerine çözüm yolları aramayı ve kendimi koşullara alıştırmayı tercih ederim. Ancak ilk gün bunu o kadar da başaramadım sanırım. Bu durum kendimi sorgulamama yol açtı ve bunun sonucunda çevremdeki insanlardan daha az etkilenmem gerektiği çıkarımında bulundum. Aynı zamanda böyle bir ekip içinde nasıl davranmam gerektiği konusunda deneyim kazandım. Benim için olumlu bir gelişmeydi.
İdil Bayık, 9A
--------------
Kampa gitmeden önce daha keyifli ve daha kolay olacağını düşünmüştüm ama bayağı zorlayıcıydı. Kampın bana gerçekten çok şey kattığını düşünüyorum, her ne kadar zorlayıcı olsa da çok şey öğretti ve bence güzel geçti. Zor olan şey, ateş yakılmaması ve çöpleri atma hakkımız olmamasıydı bence, çünkü akşam çok soğuk olduğu için ısınmamız çok zor oluyordu. Grupla beraber hareket etmeye ve çok yorulmama rağmen kendimi zorlayıp uyum sağlamaya çalıştım.
Emre Yapıcı, 9C
---------------
Kampa gitmeden önce eğlence amaçlı ve ciddi olmayan bir kamp hayal etmiştim. Bayağı yorucu ve ciddi bir kamptı ama eğlenceliydi de. Çantalar çok ağırdı, epey zorluk çıkardı sırt ve omuz ağrılarım oldu. Takımla hareket etmek ve uyum sağlamak konusunda geliştim.
Sude Sevindi, 9A
-----------------
Kampı daha az zorlayıcı ve kolay bekliyordum. Bu kadar eğleneceğimi tahmin etmiyordum. Çok eğlenceli aynı zamanda öğreticiydi. İkinci gün hiç aklımda yokken gümüşe de katılmaya karar verdim. Yürüyüş zordu, fakat bittikten sonra olumsuzluk olarak nitelendirilecek bir şey yoktu. Bu kamp bana insanlara karşı önyargılı tavrımdan vazgeçmeyi ve organize olmanın önemini öğretti.
Çağla Küpük, 9A
----------------
Kampın daha rahat ve kolay geçeceğini düşünüyordum. Her ne kadar beklentimden daha zor da olsa, bu kamp sayesinde kendimi geliştirdiğimi ve fiziksel olarak güçlendiğimi düşünüyorum. Kampın bana öğrettiği en önemli şey grup ruhu oldu.
Emir Çifçi, 9B
-------------
Kampa gitmeden önce gideceğimiz yerin daha ormanlık bir yer olacağını ve daha çok yorulacağımızı düşünmüştüm. Fakat kamp sonrası Eskişehir’den çok güzel anılarla ayrıldım. Garip bir şekilde, kendimi hiç yorgun hissetmedim. Takım bilincim daha çok gelişti.
Can Umut Taş, 11C
--------------------
Kampa gitmeden önce, tuvalet, duş gibi imkanlara sahip olabileceğimizi düşünmüştüm ama maalesef yoktu. Kamp sonrası bunun gerçekten değişik bir tecrübe olduğunu düşünüyorum ama herkes ölmeden en az bir kere yapmalı. Kampın bana kattığı en önemli şey, böceklere alışmam oldu.
Başak Özcan, 9B
----------------
Kampa gitmeden önce kampta çok eğleneceğimizi, değişik aktivite ve oyunlar oynayacağımızı düşünmüştüm. Kamp sonrası her ne kadar yorgun da olsam, doğaya karşı farklı bir bakış açısı kazandım ve kendimin yeni yönlerini keşfettim. Ayrıca kamp bana birçok yönde dayanıklılık özelliği kattı ve tabii ki kıymet bilme :)))
Yaprak Uğurses, 9B
--------------------
Bu kadar profesyonel olduğunu bilmiyordum, yürüyüşün daha kolay olacağını hayal etmiştim. Bana birçok tecrübe kattı, tekrarlamak istemesem de deneyimlediğim için memnunum. Doğayla iç içe olup zorluklarla baş etmeyi öğrendim ve dayanıklılığımı arttırdım. Yürüyüş esnasında çok ağır yük taşımamız gerçekten çok zordu, o kısım olmasa çok daha iyi olabilirdi.
Deniz Koçak, 9A
-----------------
Kampa gitmeden önce hayal ettiklerim, kampta karşılaştıklarımla neredeyse aynıydı. Tek farkla: Tüm grupların birlikte bulunacağını ve de daha soğuk olacağını sanmıştım. Kamp öncesinde "Ben bir daha hayatta kampa gitmem!" "Altın da neymiş, bronzu zor bitiririm ben!" vb. cümleler kurmuştum. Fakat kamp sırasında ve sonrasında keşke tekrar yapsaymışım diye düşünmüştüm. İlk gün hayatta gümüşe gelmem dedim ama ikinci gün sorduklarında "Benimle altına kim gelir?" diye etrafta dolaşıyordum. Bana olumlu bir çok şey kattı ve bunlardan birisi eşyalarımı, yiyeceklerimi, zamanımı vb. şeyleri daha verimli kullanmayı öğrenmemdi. Benim böceklere alerjim olduğundan böyle bir etkinlik yapmayı düşünmüyordum fakat şimdi "Hadi baba dağa çıkalım." diyorum.